Koza-Aşkın En Yalın Hali


Nuri Bilge Ceylan'ın ilk filmi ve aynı zamanda tek kısa filmi olan Koza beni her zaman ziyadesiyle etkilemiştir. Hiç bir diyalog olmadan orta yaşın üzerinde iki çiftin aralarındaki ilişkiyi bu kadar etkileyici anlatan başka bir film görmedim.

Ceylan, Koza için bakın neler söylüyor:

"Koza, teknik ve estetik birikimime rağmen film yapmaya bir türlü başlayamadığım ve sürekli ertelediğim için korkak ve mıymıntı olmakla suçladığım kendime ettiğim işkenceleri sona erdirmek için giriştiğim umutsuz bir denemeden başka bir şey değildi. Kendimi fırlatır gibi başladım o filmi çekmeye. Bitirdiğimde de neye benzediği konusunda gerçekten bir fikrim yoktu. Ama yine de Koza’yı çekmek, kendi yapıma uygun üretim koşullarını yaratmamı sağlayacak bütün ipuçlarını verdi bana."




Açıkçası, yukarıda da belirttiği gibi daha sonra başlayacağı uzun metraj ve benim aklıma kazınan "taşra çıkmazı" halleri, O'nu dünya sinemasının zirvelerine taşıdı. Sinefil dergisinden Erdinç Uzak'ın da dediği gibi bu film, Ceylan'ın film çekebilecek kadar sosyalleşebilmesine ve üzerindeki mıymıntılığı atabilmesine olanak sağlamıştır.

Filmin konusundan bahsetmek gerekirse;

Ayrılmalarının üzerinden uzun yıllar geçtiği belli olan bir çiftin karşılaşması ve sessiz davranışlar eşliğinde yaşadıkları birkaç günün hikayesi.



Mesela, kadın hamakta uyurken, adamın kadını uzaktan seyretmesi; aynı şekilde, adam evin içinde uyuklarken kadının onu izlemesi Koza'yı unutulmayacak filmler arasına yerleştiriyor.

Filmde bir de çocuk var. Ağaçların arasında koşturuyor. Dallara tırmanıyor. Arı kovanlarına çomak sokup kaçıyor. Kadın ve erkeğin ilişkilerinin arasında savrulup duran bir çocuk belki de.

Filmde diyalog olmaması bazı filmler için avantajken bazıları içinde dezavantaja dönüşebilir ancak, oyuncuların amatör olması ve birbirlerini yakından tanımaları bakışlar, davranışlar ile duruşları anlamlı kılıyor.
Nuri Bilge Ceylan bu konuda, Fransızca yayımlanan Positif dergisine yaptığı açıklamada "Sinema karşısında son derece masum insanlar, sinemayı çok az biliyorlar. Belki de böylesi daha iyi, çünkü sonradan ne olacağı ile, yani neticeyle ilgilenmiyorlar. Aynı şekilde, metinlerini ezberlemiyorlar, bir sonraki planın ne olacağını bilmiyorlar, senaryoyu merak etmiyorlar." diyerek aslında ne kadar avantajlı olduğunu açıklamıştır.

Bu filmin bir özelliği de, 'Kısa Film' kategorisinde Cannes'da yarışmış olması.

Çok seviyorum bu filmi çook.

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Infatuation casinos? tear this latest [url=http://www.realcazinoz.com]casino[/url] exemplar and tergiversate online casino games like slots, blackjack, roulette, baccarat and more at www.realcazinoz.com .
you can also dilly-dallying our new-fashioned [url=http://freecasinogames2010.webs.com]casino[/url] orientate at http://freecasinogames2010.webs.com and be remunerative in legit folding spondulix !
another late-model [url=http://www.ttittancasino.com]casino spiele[/url] purlieus is www.ttittancasino.com , in profit german gamblers, baptize unrestrained online casino bonus.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Biliyor musun? İçimde Bir Orman Vardı

Kapıcı Musa(Muzaffer Çetinyılmaz)nın Ardından...

Kırık Bir Aşk Hikayesinin Çekim Serüveni