Eski bir yönetmen... Ah!


Herkes ne çabukta kendi hegemonyasını kuruyor mesleğinde. gençlik yıllarında sergilediğimiz idealist yaklaşımlar yaşlandıkça yerini saplantılı durumlara bırakıyor.

Yaşayamadıklarımız mı bizi bu duruma itiyor bilemiyorum. Saplantılar, takıntılar ve daha benzeri bir çok durum...

Tuhaf filmler çekmeye başlıyoruz yaşlandıkça. Bilinçaltımız ortaya "pattadanak" dökülüyor. kurduğumuz o dirençli kale yıkılıveriyor.

İşte sevdiğimiz bu yönetmen tuhaf adamın biriymiş. bazen iyidir tuhaf insanlar ama çok çok tuhaflaştıkça işin rengi değişiyor.

Filmler manyaklaşıyor.

İdealler çürüyor ve en nihayetinde kurduğumuz kaleler kumdan hale geliyor.

Bir küçük dalga dümdüz ediyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Biliyor musun? İçimde Bir Orman Vardı

Kapıcı Musa(Muzaffer Çetinyılmaz)nın Ardından...

Kırık Bir Aşk Hikayesinin Çekim Serüveni