Kayıtlar

Eylül, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Beşir'le Vals-Waltz With Bashir (2008)

Resim
İnsan geçmişte yaşadığı veya yaşattığı acıların vicdan azabını duyarak ve inleyip ağlayarak geri kalan günlerini dolduruyor. Keşkeler hiç peşimizi bırakmıyor ki… Keşke yaşlı adama daha iyi davransaydım. Keşke kızıma o kadar yüksek sesle bağırmasaydım. Keşke annemin sözünü dinleyip bu kadar yüksek bir duvardan atlamasaydım… Keşke… Keşke… Keşke… Bilmediğimiz bir şeylerin dairesine dahil oluyoruz kimi zamanlarda. Bir rüya görüyoruz ve sırf geri kalan yaşamımızda adam gibi bir vicdan muhasebesine girişebilmek için hatırlamak istiyoruz. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar hatırlayabilmek… Gençliğin fırtınalı ve dağdağalı zamanları ile ilgili ne varsa bilmek. O hırsla tarumar edilen bağlar, bahçeler var mı? Kırdığımız, incittiğimiz ve hırpaladığımız incecik parşömen kağıdı gibi yürekler var mı? diye… Üşüyorum diyor ya filmin kahramanı Hollanda’da hatırlamak isterken parçaları bir bir. İşte öyle üşüyorsunuz. Mutfağa gidip sıcak bir kahve hazırlamak istiyorsunuz. Biri kolunuzdan tutacak ve hadi

5 Yaş Sendromu-Kısa'ca Ramazan

Video: Kısaca Ramazan Benzer: trt , ramazan , çocuklar , video , izle Bu kısa film Hüseyin Karabey 'in elinden çıkma. Karabey'i kurmaca-belgesel arası filmi Gitmek 'ten tanıyoruz. Fazla bir şey söylemeye gerek yok. Bir çocuk Ramazan ve onunla beraber ortaya çıkan kavramları çocuk gözüyle yorumlamaya çalışıyor. Seyretmek en iyisi.

Kâmil İnsan-Kısa'ca Ramazan

Resim
Onur Ünlü, kara film yahut kara mizah tarzı film yapmayı seviyor. Trajikomik insan hallerini iyi yakalıyor. Kıyıda köşede kalmış; ufacık dünyasında ufak hesaplarla uğraşan ve bu ufak hesaplar için eşi dostu ufak ufak dolandıran kumarbaz bir adamın Ramazan’da yediği naneler izleyenlere güldürürken bazı şeylerin akılda kalmasına da yardımcı oluyor. İlk filmi Polis ile farklı bir tarzı olduğunu cümle âleme ilan eden Ünlü, ardı sıra çektiği Çocuk ve Güneşin Oğlu filmlerinde her ne kadar bocalasa da (gerçi onların içerisinde de bol bol kara mizah vardı) son kısa filmi bir tarzın oturduğu ve devam edeceği müjdesini veriyor.( Altın Portakal ’da yarışacak son filmi Beş Şehir bu tarzın tamamen dışında da olabilir :) ) Etraftan topladığı fitre ve zekât paralarını Polis baskınından kurtulmak için gezici olarak hizmet veren bitirimhanelerde tüketen ve borç batağına girip kendisi fitrelik duruma düşen bir adamın Hızır’la karşılaş(ama)ması filmin konusun oluşturuyor. Sahte bir Hızır tarafından

Kısa'ca Ramazan

Resim
Bu Ramazanın kendi açımdan güzel taraflarından biri de TRT tarafından önemli yönetmenlere yaptırılan Ramazan konulu kısa filmlerdi. Açıkçası gerek fırsatsızlıktan gerekse rehavet dolayısıyla hepsini izleyemesem de izlediklerimin geneli kendi açımdan ufuk açıcı ve ümit verici yapımlardı. Kısa’ca Ramazan başlığı altında izleyiciyle buluşan bu yapımlar sayesinde kısa film’in üzerindeki ölü toprağının kalkacağı ve artık profesyonel isimlerinde arada bir kısa film yapması gerektiğini düşünüyorum. Böylece hem kısa film çekmek için yıllardır kafa patlatıp içindeki sinema ışığının voltajını her daim yüksek tutan sinema tutkunlarının da artık bir hedef planlaması yapacaklarını ummaktayım. Başlamak bitirmenin yarısıymış… İzlediğim filmleri teker teker burada ele alacağım…

Süt'e Dair Tafsilat - 2

Resim
Bir insana bırakılmış olan keder Ve kelimelerin kalbi... Kimleri sordumdu, ordalar mıydı? varlar! Yok'lar nerede? Ben ki Senden özge aşinalar Aradım, her yanı sırlar Ve kederlerle kaplı bir oda* Yusuf’un kederinin sebebi ne ola ki… Sadece taşrada yaşamanın verdiği bir sıkışmışlık hissi mi? İlk gençlik yıllarının verdiği bir heyecan var üzerinde… Bir gün bu kederli hayatın biteceğine dair içerisinde beslediği derin bir umut… keder nedir ki işte… keder sonsuz bir tekerleme gibi… her akşam aynı taze fasulyeye kaşık sallamak keder olabilir mi… güzellikler nerededir… bu kadar uzak mı… keder ki en çok taşralı genç bir şair adayına yakışmaz mı…. Keder ve Kader… Genç bir kızdır belki umut… bir gün kasabanın mezarlığı sıra yürürken ansızın karşını çıkmak için bir işaret bekliyordur. Fırsatlar insanı hep bir mezarlıkta gelir… Derin ormanlar gibidir genç kızlar. Kaybolacağın ve unutacağın ilk aşkın menbaı. Bir cigara içimi kadar yakındır sana şimdi. Bu kadar yakınken mesafeler katlanır. Mesaf

Süt'e Dair Tafsilat - 1

Resim
Süt’e dair ne yazılabilir ki… Bazen bir çok şey… Bazense hiçbir şey… Film, yılan ritüeli ile açılıyor. Arkada bir ocak için odun hazırlayan iki genç erkek ve kameranın önünde hesap kitap işleriyle uğraşan sakallı bir adam. Ateş yakılır. Ocağın üzerine bir kazan süt konulur ve ağacın dallarına urgan sarkıtılır. Kenarda gözleri yerlerinde fırlayacak gibi duran bir kadın telaşla beklemektedir. Telaşının sebebi ile ilgili en ufak bir bilgimiz yoktur. Sonra kadın belinden urganla bağlanacak ve iki genç erkek tarafından yukarıya doğru çekilecektir. Pişen süt dolu bir kazanın üstünde ters vaziyette duran kadın biraz sonra bağırtı ve vaveylayla ağzından küçük bir yılan çıkaracak ve kurtulacaktır. Süt… Yılan… Ve kurtuluş… Film asıl bundan sonra başlamaktadır…